Çin: Tayvan’ı yeniden birleştirmek için askeri seçenek masada
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, iktidardaki Komünist Partinin (ÇKP) 20. Ulusal Kongresi’nde yaptığı konuşmada daha hızlı askeri kalkınma çağrısında bulundu ve partinin tekonomi üzerindeki kontrolünü sıkılaştıran politikalarda herhangi bir değişiklik olmadığını dile getirdi.
Ülkenin gelecek beş yılki siyasi yönünü ve yönetim kadrolarını belirleyecek kongrenin açılış töreni ve ilk oturumu Büyük Halk Salonu’nda yapıldı.
Şi Cinping, yaklaşık 1 saat 45 dakika süren açılış konuşmasında Çin’in Hong Kong üzerinde kapsamlı bir kontrol sağlayarak bu bölgeyi ‘kaostan yönetime dönüştürdüğünü’ söyledi.
Tayvan’la birleşme sözü ve askeri seçeğin masada olduğu mesajı
Toplantıda ÇKP Genel Sekreteri ve Devlet Başkanı Şi Cinping, Merkez Komite Çalışma Raporu’nu kongreye sundu.
Modern Çin’in ve ÇKP’nin kurucusu Mao Zedong’dan bu yana en uzun süre görevde kalan başkanı olma unvanını eline alan 69 yaşındaki Şi Cinping, Tayvan’la ilgili yaptığı değerlendirmede, “Barışçıl bir yeniden birleşme perspektifi için samimiyetle büyük bir çaba göstermeye devam ediyoruz. Bununla birlikte, güç kullanımından vazgeçme sözümüz yok ve gerekli tüm tedbirleri alma seçeneğini saklı tutuyoruz.” tehdidinde bulundu.
Tayvan’ın ana kara ile yeniden birleşmesini tamamlama sözü de veren Şi, ayrılıkçı hareketlere karşı “güç kullanma seçeneğini dışlamadıkları”nın altını çizdi.
Şi Cinping: Pekin, savaşa girmeye hazır
‘Çin ulusunun gençleşmesi’ için askeri ve teknolojik gelişmenin hızlandırılması çağrısında bulunan Çin lideri, “Askeri teori, personel ve silah modernizasyonu için daha hızlı çalışacağız. Ordunun stratejik yeteneklerini geliştireceğiz.” diye konuştu.
Pekin, Güney Çin ve Doğu Çin Denizleri ile Himalayalar’ın bir bölümü üzerindeki ihtilaflı hak iddiaları nedeniyle Japonya, Hindistan ve bazı Güneydoğu Asya ülkeleriyle çekişme halinde. Buna karşın ABD, Japonya, Avustralya ve Hindistan, “Quad” olarak adlandırılan stratejik bir grup oluşturmuştu.
ABD’den sonra dünyanın ikinci en güçlü ordusu ve savunma bütçesine sahip olan Çin ordusuna atıfla, Halk Kurtuluş Ordusu’nun Çin’in onuru ve temel çıkarlarını koruması gerektiğini belirten Şi, ‘toprak bütünlüğü’yle ilgili çıkışında “Pekin’in savaşa girmeye hazır olduğu” mesajını verdi.
“Yoksullukla mücadele en önemli başarı”
Şi, raporu kongreye sunduğu konuşmasında, “yeni dönem” olarak adlandırdığı kendi iktidarında en önemli başarının yoksullukla mücadele olduğunu öne sürdü.
Şi, “yüzyıl hedeflerinden” ilki olarak tanımladığı, ÇKP’nin 2021’deki 100. kuruluş yıl dönümüne kadar ülkede mutlak yoksulluğu sona erdirme hedefine ulaşıldığını, “her yönüyle ortalama refaha sahip bir toplum” yaratıldığını belirtti.
Ortalama refahı, “Çin halkının 1000 yıllık rüyası” olarak tanımlayan Şi, bunu başararak ülkeyi kalkınmada tarihsel başlangıç noktasından daha yüksek noktaya taşıdıklarını iddia etti.
Şi, gelecek dönemin, yüzyıl hedeflerinden ikincisi olan, Çin Halk Cumhuriyeti’nin 2049’daki 100. kuruluş yıl dönümüne kadar “her açıdan modern sosyalist bir toplum inşa etme” yönündeki çabalara odaklanacağını dile getirdi.
“Çin karakteristiğinde sosyalizm bayrağını yukarı taşımak”
“Çin karakteristiğinde sosyalizmin bayrağını yukarı taşımak ve her açıdan modern sosyalist bir toplum inşa etmek için birlik içinde çabalamak” başlıklı raporda, parti yönetiminin son 5 yıldaki icraatları ve geleceğe yönelik hedeflerine ilişkin değerlendirmelere yer verildi.
Başkent Pekin’de 16-22 Ekim’de gerçekleştirilecek kongreye ülkenin çeşitli yerlerinden gelen 2 bin 296 delege katılıyor.
Toplantıya ÇKP’nin görevdeki ve eski liderleri de katılıyor.
ÇKP Ulusal Kongresinde delegeler, 205 asil ve 171 yedek üyeden oluşan ÇKP Merkez Komitesini seçecek. Ardından yeni seçilen Merkez Komitesi, kendi içinde, 25 kişilik Siyasi Büroyu ve 7 kişilik Siyasi Büro Daimi Komitesini belirleyecek.
Parti ideolojisi
“Biz, 96 milyondan fazla üyesi olan Marksist bir parti olarak daha da birleşmiş durumdayız.” diyen Çin lideri, parti ideolojisine ilişkin şöyle konuştu:
“Sürekli mücadele sayesinde Çin ulusunun bin yıllık ılımlı refah hayalini gerçekleştirdik. Zorluklara karşı duyarlılığımızı güçlendirmeli, dipten gelen düşünceye bağlı kalmalı, barış zamanlarında tehlikeye hazırlıklı olmalıyız. Yağmurlu günlere, sert rüzgarlara ve yüksek dalgaların büyük sınavlarına dayanıklı kalmaya hazır olmalıyız.”
Nüfusun durağanlaşmasına yönelik de değerlendirmede bulunan Şi, “Doğum oranlarını artırmaya yönelik bir politika sistemi kuracak ve nüfusun yaşlanmasına karşı proaktif bir ulusal strateji izleyeceğiz.” şeklinde konuştu.
Uluslararası kamuoyu tarafından insan hakları ihlallerine yol açtığı gerekçesiyle sert şekilde eleştirilen sıfır Covid uygulamaısnı savunan Çin Devlet Başkanı, yönetiminin Covid-19’la mücadelesinin bir başarı hikayesi olduğunu savundu.
Şi Cinping, konuşmasında kendi yönetimi döneminde inşa edilen ve milyonlarca Doğu Türkistanlının toplama kamplarına konulması dolayısıyla eleştirilmesi konusuna ise hiç değinmedi.
Şi’nin iktidarda olduğu dönemde Doğu Türkistan’da “aşırılıkla mücadele” adı altında milyonlarca Uygur Türkü’nün “yeniden eğitim merkezi” ve “mesleki eğitim merkezi” adı verilen toplama kamplarda zorla alıkonulması dünyanın gündemindeki yerini koruyor.
Keza Rusya’nın Ukrayna işgaline ilişkin herhangi bir değerlendirmede bulunmadı.
Şi’nin, Mao’dan bu yana “iktidarı iki dönemi aşan ilk lider” olması bekleniyor
ÇKP Genel Sekreteri ve Devlet Başkanı Şi Cinping’in, kongrede iktidarını üçüncü döneme taşıyarak Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurucusu Mao Zıdong’dan bu yana parti liderliğini ve devlet başkanlığını iki dönemden fazla sürdüren ilk lider olması bekleniyor.
Çin Anayasası’nda 2018’de yapılan değişiklikle devlet başkanının görev süresini iki dönemle sınırlayan kural kaldırılmış, böylece Şi’nin liderliğini üçüncü döneme taşımasının önü açılmıştı.
Tek parti iktidarının olduğu ve anayasada güçler birliği ilkesinin bulunduğu Çin’de Komünist Parti, merkezi ve yerel hükümetlerin, yasama, yargı ve danışma organlarının, kamu kurum ve kuruluşları ile devlete ait işletmelerin yönetimini belirliyor.